İstanbul Aile Tabipleri Derneği Lideri Dr. Serkan Özbakış, Türkiye’de anne vefatlarında covid niçiniyle geçen yıl yüzde 50 artış görüldüğünü, bu yıl ise geçen yıla göre yüzde 50 daha fazla mevt görülmesiyle anne ölümlerinin pandemi öncesine göre yüzde 225 arttığına dikkat çekti.
İstanbul Aile Hekimliği Derneği’nin Antalya’da 27-31 Ekim tarihleri içinde düzenlediği “İKON2021 Ulusal İSTAHED Aile Hekimliği Kongresi’nde, birinci basamak aile hekimliğinde en sık karşılaşılan hasta kümeleri, en epey görülen hastalıklar ve gözetici hekimlik mevzuları masaya yatırıldı.
Kongreye Türkiye’nin her yerinden 500’e yakın aile tabibi ve öbür branş doktorlarından iştirak oldu. Düzenlenen basın toplantısına İSTAHED Lideri ve bununla birlikte Kongre Lideri da olan Dr. Serkan Özbakış, İSTAHED Lider Yardımcısı ve Kongre Genel Sekreteri Dr. Senem Özşehir, İSTAHED Lider Yardımcısı Dr. Nahide Toksan, İdare Konseyi Üyesi Dr. Esin Ayfer Çulha Dildök ile Kongre Bilimsel Sekreteri Dr. Hüseyin Acar katıldı.
ZATÜRRE AŞISININ DEĞERİ KOVİD’DE ANLAŞILDI
görüşmede, aile hekimliğinin, çocukluk çağı aşılamalarının yanı sıra erişkin ve risk kümesindekilerin aşılanması ile corona virüsü hastalığına yönelik çabada de faal rol oynadığı vurgulandı. Dr. Serkan Özbakış, corona pandemisiyle birlikte erişkin pnömokok (zatürre) aşısının kıymetinin de anlaşıldığını söylemiş oldu.
“Coronada ağır hastalık ve ölümlerin niçinlerinden biri de ikincil enfeksiyonlar. Türkiye’de aile hekimliği sisteminin kuvvetli olması, pnömokok aşılanmalarının da âlâ yapılmasını ve ikincil enfeksiyonlara bağlı covid ölümlerinin daha az olmasını sağladı. Evvelce yüzde 2’lerde olan pnömokok aşılanmaları pandemiyle birlikte yüzde 10’lara ulaştı” dedi.
NEZLEYİ GRİP SANIYORLAR, halbuki GRİP DAHA ÖLDÜRÜCÜ”
Dr. Özbakış, 65 yaş üzeri ve risk grubundakilerde Kovid aşılamasında yüzde 75’lere ulaşıldığını o niçinle şu an grip ve pnömokok aşılarının daha değerli hale geldiğini belirtti:
– Türkiye’de grip ve nezle epey karıştırılıyor. Grip, influenza virüsünün sebep olduğu, dünyada her yıl milyonlarca insanı öldürebilen bir hastalık. Aşı olduktan daha sonra kişi, yüzde 90-95 grip olmuyor ya da daha yavaşça geçiriyor. Fakat ‘aşı olduktan daha sonra da hasta oldum’ yaklaşımının altında aslında ekseriyetle o anda geçirilen hastalığın daha fazlaca nezle ya da Rinovirüse bağlı teneffüs yolu enfeksiyonları yatıyor. Yani aslında grip değil, öteki hastalıklar geçiriyor kişi. Risk kümesindekilerin bu aylarda grip aşılarını kesinlikle yaptırması gerekiyor.
İstanbul Aile Doktorları Derneği Lideri Dr. Serkan Özbakış
ÜÇ AŞI DA birlikte YAPTIRILABİLİR
– Pnömokok’ta iki çeşit aşı var. Biri konjuge aşı dediğimiz, 65 yaş üzerindeki herkese, 65 yaş altında ise astım, KOAH, diyabet, kronik kalp hastalığı üzere risk grubundakilere yaptığımız aşıdır. 1 yıl daha sonra da polisakkarit Pnömokok aşısını olmalarını öneriyoruz. Konjuge aşıyı hayatınızda bir sefer olmanız kâfi. Ömür uzunluğu koruyuculuğu var aslına bakarsan. Pnömokok aşısı ile yüzde 80-85 muhafaza sağlanabiliyor. Grip ve covid aşılarıyla birlikte de yaptırılmasında hiç bir mahsur yok. Üç aşı birebir günlerde de yaptırılabilir.
HAMİLELER KESİNLİKLE AŞI OLMALI
– Ne yazık ki hamile vefatları Kovid ile birlikte epey fazla arttı. Biz hepsine ‘anne ölümleri’ diyoruz. Zira gebelik sürecinde ve doğumdan bir süre daha sonra gerçekleşen vefatlar bunlar. Bizim için anne vefatı demek. Anne vefatları bilhassa son 3-4 ayda epeyce fazla artış gösterdi. Örneğin benim yaklaşık bir ay evvel bir gebem vefat etti. 32 haftalık hamileydi ne yazık ki Kovid’e yakalandı, akabinde ağır bakıma girdi. Bebek kurtarıldı, o da 3-4 hafta ağır bakımda kaldı ancak anneyi kaybettik.
– Hamile (anne) vefatlarında evvelki senelera nazaran geçen yıl yüzde 50, bu yıl da geçen yıla bakılırsa yüzde 50 daha artış yaşandığına dikkat çeken Dr. Özbakış, pandemi öncesi periyoda bakılırsa yaklaşık yüzde 225 artış olarak yansıyan bu durumun ise aşı kararsızlığı ya da tersliğinden kaynaklandığına işaret etti. Dr. Özbakış, “Anne vefatları gittikçe hayli daha külfetli bir boyuta geliyor. Vefat eden annelerimizin yüzde 99’u aşısız küme. Hangi aşıyı olduklarının da kıymeti yok, ister Sinovac olsun ister BioNTech, lakin kesinlikle bir aşı olmaları lazım hamilelerin. Zira nitekim hem ağır bakım süreci, hem hastalık süreci epey güç ilerliyor.
TEMASLI BİLDİRİMİNDE “AŞILI” YANILTMACASI
– Evvelden mesela bir iş yerinde çalışan biri covid müspet çıktığında ‘tek çalıştığını’ söyleyerek temaslılarını gizlemeye çalışırdı. Artık ise iş arkadaşı karantinaya girmesin diye yalnızca aşılıların isimleri veriliyor. halbuki ortamda aşısızlar da var ancak tam doz aşılıların temaslı olduğunda karantinaya girme zaruriliği olmadığı için onların ismi veriliyor. Bu yanıltmaların topluma bir katkısı yok. Tam bilakis pandeminin daha da uzamasına ve ilerlemesine, düşünceli boyutlara gelmesine niye oluyor.
İstanbul Aile Hekimliği Derneği’nin Antalya’da 27-31 Ekim tarihleri içinde düzenlediği “İKON2021 Ulusal İSTAHED Aile Hekimliği Kongresi’nde, birinci basamak aile hekimliğinde en sık karşılaşılan hasta kümeleri, en epey görülen hastalıklar ve gözetici hekimlik mevzuları masaya yatırıldı.
Kongreye Türkiye’nin her yerinden 500’e yakın aile tabibi ve öbür branş doktorlarından iştirak oldu. Düzenlenen basın toplantısına İSTAHED Lideri ve bununla birlikte Kongre Lideri da olan Dr. Serkan Özbakış, İSTAHED Lider Yardımcısı ve Kongre Genel Sekreteri Dr. Senem Özşehir, İSTAHED Lider Yardımcısı Dr. Nahide Toksan, İdare Konseyi Üyesi Dr. Esin Ayfer Çulha Dildök ile Kongre Bilimsel Sekreteri Dr. Hüseyin Acar katıldı.
ZATÜRRE AŞISININ DEĞERİ KOVİD’DE ANLAŞILDI
görüşmede, aile hekimliğinin, çocukluk çağı aşılamalarının yanı sıra erişkin ve risk kümesindekilerin aşılanması ile corona virüsü hastalığına yönelik çabada de faal rol oynadığı vurgulandı. Dr. Serkan Özbakış, corona pandemisiyle birlikte erişkin pnömokok (zatürre) aşısının kıymetinin de anlaşıldığını söylemiş oldu.
“Coronada ağır hastalık ve ölümlerin niçinlerinden biri de ikincil enfeksiyonlar. Türkiye’de aile hekimliği sisteminin kuvvetli olması, pnömokok aşılanmalarının da âlâ yapılmasını ve ikincil enfeksiyonlara bağlı covid ölümlerinin daha az olmasını sağladı. Evvelce yüzde 2’lerde olan pnömokok aşılanmaları pandemiyle birlikte yüzde 10’lara ulaştı” dedi.
NEZLEYİ GRİP SANIYORLAR, halbuki GRİP DAHA ÖLDÜRÜCÜ”
Dr. Özbakış, 65 yaş üzeri ve risk grubundakilerde Kovid aşılamasında yüzde 75’lere ulaşıldığını o niçinle şu an grip ve pnömokok aşılarının daha değerli hale geldiğini belirtti:
– Türkiye’de grip ve nezle epey karıştırılıyor. Grip, influenza virüsünün sebep olduğu, dünyada her yıl milyonlarca insanı öldürebilen bir hastalık. Aşı olduktan daha sonra kişi, yüzde 90-95 grip olmuyor ya da daha yavaşça geçiriyor. Fakat ‘aşı olduktan daha sonra da hasta oldum’ yaklaşımının altında aslında ekseriyetle o anda geçirilen hastalığın daha fazlaca nezle ya da Rinovirüse bağlı teneffüs yolu enfeksiyonları yatıyor. Yani aslında grip değil, öteki hastalıklar geçiriyor kişi. Risk kümesindekilerin bu aylarda grip aşılarını kesinlikle yaptırması gerekiyor.
İstanbul Aile Doktorları Derneği Lideri Dr. Serkan Özbakış
ÜÇ AŞI DA birlikte YAPTIRILABİLİR
– Pnömokok’ta iki çeşit aşı var. Biri konjuge aşı dediğimiz, 65 yaş üzerindeki herkese, 65 yaş altında ise astım, KOAH, diyabet, kronik kalp hastalığı üzere risk grubundakilere yaptığımız aşıdır. 1 yıl daha sonra da polisakkarit Pnömokok aşısını olmalarını öneriyoruz. Konjuge aşıyı hayatınızda bir sefer olmanız kâfi. Ömür uzunluğu koruyuculuğu var aslına bakarsan. Pnömokok aşısı ile yüzde 80-85 muhafaza sağlanabiliyor. Grip ve covid aşılarıyla birlikte de yaptırılmasında hiç bir mahsur yok. Üç aşı birebir günlerde de yaptırılabilir.
HAMİLELER KESİNLİKLE AŞI OLMALI
– Ne yazık ki hamile vefatları Kovid ile birlikte epey fazla arttı. Biz hepsine ‘anne ölümleri’ diyoruz. Zira gebelik sürecinde ve doğumdan bir süre daha sonra gerçekleşen vefatlar bunlar. Bizim için anne vefatı demek. Anne vefatları bilhassa son 3-4 ayda epeyce fazla artış gösterdi. Örneğin benim yaklaşık bir ay evvel bir gebem vefat etti. 32 haftalık hamileydi ne yazık ki Kovid’e yakalandı, akabinde ağır bakıma girdi. Bebek kurtarıldı, o da 3-4 hafta ağır bakımda kaldı ancak anneyi kaybettik.
– Hamile (anne) vefatlarında evvelki senelera nazaran geçen yıl yüzde 50, bu yıl da geçen yıla bakılırsa yüzde 50 daha artış yaşandığına dikkat çeken Dr. Özbakış, pandemi öncesi periyoda bakılırsa yaklaşık yüzde 225 artış olarak yansıyan bu durumun ise aşı kararsızlığı ya da tersliğinden kaynaklandığına işaret etti. Dr. Özbakış, “Anne vefatları gittikçe hayli daha külfetli bir boyuta geliyor. Vefat eden annelerimizin yüzde 99’u aşısız küme. Hangi aşıyı olduklarının da kıymeti yok, ister Sinovac olsun ister BioNTech, lakin kesinlikle bir aşı olmaları lazım hamilelerin. Zira nitekim hem ağır bakım süreci, hem hastalık süreci epey güç ilerliyor.
TEMASLI BİLDİRİMİNDE “AŞILI” YANILTMACASI
– Evvelden mesela bir iş yerinde çalışan biri covid müspet çıktığında ‘tek çalıştığını’ söyleyerek temaslılarını gizlemeye çalışırdı. Artık ise iş arkadaşı karantinaya girmesin diye yalnızca aşılıların isimleri veriliyor. halbuki ortamda aşısızlar da var ancak tam doz aşılıların temaslı olduğunda karantinaya girme zaruriliği olmadığı için onların ismi veriliyor. Bu yanıltmaların topluma bir katkısı yok. Tam bilakis pandeminin daha da uzamasına ve ilerlemesine, düşünceli boyutlara gelmesine niye oluyor.