Avrupa Birliği’nde satılan baharatlar incelemeye alındı
Avrupa Birliği’nde satılan tüm bitki ve baharatların neredeyse beşte birinin öbür bileşenlerle karıştırıldığından şüpheleniliyor.
AB’de tüketicilere satılan şifalı otlar ve baharatların gerçekliğine ait şimdiye kadarki en büyük araştırma, tüm mamüllerin yüzde 17’sinin müsaadesiz eserler, renklendiriciler yahut boyalar içerdiğini buldu. Araştırma, AB şifalı otlar ve baharatlar pazarındaki besin sahtekarlığı ölçeğine ait kaygılar ve tanımlanamayan hacim artırıcı yahut renklendirici hususların tespit edilemeyeceği endişesiyle yapıldı.
AB’nin Ortak Araştırma Merkezi (JRC) tarafınca yapılan çalışma, kekik ile ilgili makul bir sorunu vurguladı ve bitki örneklerinin neredeyse yarısının, sıklıkla zeytin yaprağı olmak üzere öbür bileşenleri içerdiği ortaya çıktı.
10 BİN TEST YAPILDI
JRC, İrlanda’dan 63 numune de dahil olmak üzere, sıklıkla öğütülmüş yahut ezilmiş bitki ve baharatlardan oluşan 1.900 numune üzerinde yaklaşık 10.000 test gerçekleştirdi. Araştırmaya katılan İrlanda Besin Güvenliği Kurumu (FSAI), bu yüksek bedelli, global olarak ticareti yapılan emtiaların tedarik zincirlerinin haritalandırılmasının güvenlik açıklarının belirlenmesine yardımcı olacağını söylemiş oldu.
FSAI’nin kontrol ve soruşturma yöneticisi Peter Whelan, mevsimsellik, hasat vakti, iklim, coğrafik olaylar ve kültürel tesirler üzere faktörlerin piyasada tansiyon yarattığını söylemiş oldu.
Whelan, tüketicilerin sıhhatini ve çıkarlarını korumak için besin sahtekarlığıyla gayret edilmesi gerektiğini belirtti: “Bunu yaparken uyumlu sanayi için eşit bir oyun alanı yaratmamız ve besin zincirlerini işleten dolandırıcıların haksız rekabet avantajı elde etmemesini sağlamamız da önemli” dedi.
BÖBREK, BEYİN VE HUDUT SİSTEMİNE ZİYANLI UNSURLAR
Kuşkulu örneklerin birçoklarında beyan edilmemiş bitki gereci bulunurken, baharat örneklerinin yüzde 2’sinde müsaadesiz boyalar tespit edildi. Çalışma, bir zerdeçal meselade yüksek seviyede kurşun kromat (böbrek, beyin ve hudut sistemine ziyan verebilecek bir bileşik) buldu.
AB’de her yıl yaklaşık 100.000 ton bitki ve baharat üretilmekte ve 379.000 tonun üzerinde AB üyesi olmayan ülkelerden, sıklıkla Doğu Asya’dan ithal edilmekte.
YANLIŞ UYGULAMALAR YAPILIYOR
Raporda, bitki ve baharat bölümlerindeki tedarik zincirlerinin uzun, karmaşık olma eğiliminde olduğu ve biroldukça ülkeden geçebileceği açıklandı: “Genellikle, otlar ve baharatlar AB üyesi olmayan ülkelerde geçimlik bir ölçekte yetiştirilmekte ve tedarik zincirinde yanlış uygulamalar ve/veya hileli uygulamalar için fırsatlar sunan çoğunlukla biroldukça aracı var.”
JRC, kırmızı biber ve zerdeçal üzere kimi baharatların uydurma renk geliştirme geçmişine sahip olduğunu, biberin öbür bileşenlerle ikame edilmeye eğilimli olduğunu kaydetti. Müsaadesiz boyalar safran örneklerinin yüzde 8,5’inde ve kırmızı biber/biber örneklerinin yüzde 2,2’sinde bulundu.
Avrupa Kurulu tarafınca geçen yıl yürütülen bir anket, Avrupalıların yüzde 61’inin besin mamüllerinin gerçek nitelikleri konusunda yanlış yönlendirilmekten tasa duyduğunu ortaya koydu.
Alıntıdır
Avrupa Birliği’nde satılan tüm bitki ve baharatların neredeyse beşte birinin öbür bileşenlerle karıştırıldığından şüpheleniliyor.
AB’de tüketicilere satılan şifalı otlar ve baharatların gerçekliğine ait şimdiye kadarki en büyük araştırma, tüm mamüllerin yüzde 17’sinin müsaadesiz eserler, renklendiriciler yahut boyalar içerdiğini buldu. Araştırma, AB şifalı otlar ve baharatlar pazarındaki besin sahtekarlığı ölçeğine ait kaygılar ve tanımlanamayan hacim artırıcı yahut renklendirici hususların tespit edilemeyeceği endişesiyle yapıldı.
AB’nin Ortak Araştırma Merkezi (JRC) tarafınca yapılan çalışma, kekik ile ilgili makul bir sorunu vurguladı ve bitki örneklerinin neredeyse yarısının, sıklıkla zeytin yaprağı olmak üzere öbür bileşenleri içerdiği ortaya çıktı.
10 BİN TEST YAPILDI
JRC, İrlanda’dan 63 numune de dahil olmak üzere, sıklıkla öğütülmüş yahut ezilmiş bitki ve baharatlardan oluşan 1.900 numune üzerinde yaklaşık 10.000 test gerçekleştirdi. Araştırmaya katılan İrlanda Besin Güvenliği Kurumu (FSAI), bu yüksek bedelli, global olarak ticareti yapılan emtiaların tedarik zincirlerinin haritalandırılmasının güvenlik açıklarının belirlenmesine yardımcı olacağını söylemiş oldu.
FSAI’nin kontrol ve soruşturma yöneticisi Peter Whelan, mevsimsellik, hasat vakti, iklim, coğrafik olaylar ve kültürel tesirler üzere faktörlerin piyasada tansiyon yarattığını söylemiş oldu.
Whelan, tüketicilerin sıhhatini ve çıkarlarını korumak için besin sahtekarlığıyla gayret edilmesi gerektiğini belirtti: “Bunu yaparken uyumlu sanayi için eşit bir oyun alanı yaratmamız ve besin zincirlerini işleten dolandırıcıların haksız rekabet avantajı elde etmemesini sağlamamız da önemli” dedi.
BÖBREK, BEYİN VE HUDUT SİSTEMİNE ZİYANLI UNSURLAR
Kuşkulu örneklerin birçoklarında beyan edilmemiş bitki gereci bulunurken, baharat örneklerinin yüzde 2’sinde müsaadesiz boyalar tespit edildi. Çalışma, bir zerdeçal meselade yüksek seviyede kurşun kromat (böbrek, beyin ve hudut sistemine ziyan verebilecek bir bileşik) buldu.
AB’de her yıl yaklaşık 100.000 ton bitki ve baharat üretilmekte ve 379.000 tonun üzerinde AB üyesi olmayan ülkelerden, sıklıkla Doğu Asya’dan ithal edilmekte.
YANLIŞ UYGULAMALAR YAPILIYOR
Raporda, bitki ve baharat bölümlerindeki tedarik zincirlerinin uzun, karmaşık olma eğiliminde olduğu ve biroldukça ülkeden geçebileceği açıklandı: “Genellikle, otlar ve baharatlar AB üyesi olmayan ülkelerde geçimlik bir ölçekte yetiştirilmekte ve tedarik zincirinde yanlış uygulamalar ve/veya hileli uygulamalar için fırsatlar sunan çoğunlukla biroldukça aracı var.”
JRC, kırmızı biber ve zerdeçal üzere kimi baharatların uydurma renk geliştirme geçmişine sahip olduğunu, biberin öbür bileşenlerle ikame edilmeye eğilimli olduğunu kaydetti. Müsaadesiz boyalar safran örneklerinin yüzde 8,5’inde ve kırmızı biber/biber örneklerinin yüzde 2,2’sinde bulundu.
Avrupa Kurulu tarafınca geçen yıl yürütülen bir anket, Avrupalıların yüzde 61’inin besin mamüllerinin gerçek nitelikleri konusunda yanlış yönlendirilmekten tasa duyduğunu ortaya koydu.
Alıntıdır