ABD’deki Boston Çocuk Hastanesinden araştırmacılar, bulgularını “Science” mecmuasında yayımladıkları araştırmada, “Beta varyantı” ismi verilen B.1.351 mutasyonunun Covid-19’un insan hücrelerini tutunmasını ve nüfuz etmesini sağlayan diken proteininin yapısında değişikliklere yol açtığını bildirdi.
Varyanttaki diken protein oluşumunu “kayro-elektron mikroskopisi” ismi verilen yolla inceleyen bilim insanları, hücrelerle teması sağlayan muhakkak yüzey bölgelerindeki değişimleri gözlemledi.
AŞI DİRENCİNİ AZALTABİLİR
Bilim insanları, kelam konusu değişikliklerin, aşıların ürettiği kollayıcı antikorların diken proteine bağlanmalarını engelleyebileceği, bu sebeple aşı direncini azaltabileceği öngörüsünde bulundu.
Değişimlerin beraberinde diken proteinini hücrelere tutunmakta daha az tesirli kıldığına dikkat çeken bilim insanları, bu sebeple Beta varyantının Alfa varyantına göre daha az bulaşıcı özellik gösterdiğini vurguladı.
Araştırmaya önderlik eden Boston Çocuk Hastanesi Moleküler Biyoloji Kısmından Bing Chen, “Mutasyonlar mevcut aşıların ürettiği antikorları daha az tesirli kılıyor. Beta varyantı mevcut aşılara bir biçimde daha dirençli. Virüsün yeni genetik sekansına göre üretilecek güçlendirici aşı dozunun bu varyanta karşı müdafaada yarar sağlayacağını düşünüyoruz.” değerlendirmesinde bulundu.
COVİD-19’UN BETA VARYANTI: B.1.351
Covid-19’un “B.1.351” ismini taşıyan Beta varyantı, birinci kere Ekim 2020’de Güney Afrika’da Nelson Mandela Körfezi etrafındaki yerleşimlerde tespit edildi.
Mayıs 2020’de mutasyona uğradığı sanılan “Beta” varyantı, DSÖ’nün “Endişe Verici Varyant” (VOC) olarak tanımladığı 4 Covid-19 mutasyonu içinde bulunuyor.
Daha evvel rastgele akut hastalık geçmişi olmayan ergenlerde daha fazla yayıldığı gözlenen varyantın, Covid-19’un yabani tipine kıyasla bu yaş kümesinde daha fazla önemli hastalık riski ortaya çıkardığı bildirilmişti.
Varyantın yayılmasının Güney Afrika’da 2020 sonbaharından bu yılın başına kadar görülen hadise artışında tesirli olduğu düşünülüyor.
Alfa varyantı ile benzerlikler taşıyan Beta varyantının çivi proteinde ek mutasyonlar yaratması, aşılara karşı direnç geliştirebileceğine dair tasalara yol açmıştı.
Aşı üreticileri Johnson&Johnson, Pfizer-Biontech, AstraZeneca-Oxford, Sinopharm ve Moderna, varyantın Covid-19 aşılarının koruyuculuğunu azalttığını, antikorlara karşı direnç geliştirdiğini bildirmişti.
“ENDİŞE VERİCİ VARYANT” (VOC)
Her virüs üzere Covid-19 da vakit ortasında değişimler geçiriyor. Kelam konusu değişimlerin büyük kısmı virüsün temel özelliklerini değiştirmezken; “mutasyon” olarak isimlendirilen kimi değişimler, virüsün temel özelliklerini ve ötürüsıyla tesirini kıymetli ölçüde farklılaştırabiliyor.
Bilim insanları, Covid-19’un mutasyonlarının virüsün ne kadar kolay yayıldığını, hastalık tablosunu, aşıların bağışıklık sağlama seviyesini, teşhis, tedavi ve müdafaa önlemlerinin muvaffakiyetini etkilediğine işaret ediyor.
Dünya Sıhhat Örgütü (DSÖ), Covid-19’un bugüne dek ortaya çıkan mutasyonları ortasında 4’ünü “endişe verici”, 8’ini “izlenmesi gereken” varyant olarak tanımlamıştı.
“Endişe Verici Varyant” olarak belirlenen 4 varyanta Alfa, Beta, Gamma ve Delta; “İzlenmesi Gereken Varyant” olarak kategorize edilen 8 varyanta ise Epsilon (2 varyant), Zeta, Eta, Teta, Iota, Kappa ve Lambda isimleri verilmişti.
Örgüt, “Endişe Verici Varyant” olarak tanımladığı mutasyonların, “virüsün bulaşıcılığını ve yayılma riskini artırabildiği, öldürücülüğünü yahut hastalık belirtilerini değiştirebildiği, tedbire ve denetim önlemlerinin aktifliğini azaltabildiği” ihtarını yapmıştı.
EN ESKİ KÖPEKBALIĞI SALDIRISI
Varyanttaki diken protein oluşumunu “kayro-elektron mikroskopisi” ismi verilen yolla inceleyen bilim insanları, hücrelerle teması sağlayan muhakkak yüzey bölgelerindeki değişimleri gözlemledi.
AŞI DİRENCİNİ AZALTABİLİR
Bilim insanları, kelam konusu değişikliklerin, aşıların ürettiği kollayıcı antikorların diken proteine bağlanmalarını engelleyebileceği, bu sebeple aşı direncini azaltabileceği öngörüsünde bulundu.
Değişimlerin beraberinde diken proteinini hücrelere tutunmakta daha az tesirli kıldığına dikkat çeken bilim insanları, bu sebeple Beta varyantının Alfa varyantına göre daha az bulaşıcı özellik gösterdiğini vurguladı.
Araştırmaya önderlik eden Boston Çocuk Hastanesi Moleküler Biyoloji Kısmından Bing Chen, “Mutasyonlar mevcut aşıların ürettiği antikorları daha az tesirli kılıyor. Beta varyantı mevcut aşılara bir biçimde daha dirençli. Virüsün yeni genetik sekansına göre üretilecek güçlendirici aşı dozunun bu varyanta karşı müdafaada yarar sağlayacağını düşünüyoruz.” değerlendirmesinde bulundu.
COVİD-19’UN BETA VARYANTI: B.1.351
Covid-19’un “B.1.351” ismini taşıyan Beta varyantı, birinci kere Ekim 2020’de Güney Afrika’da Nelson Mandela Körfezi etrafındaki yerleşimlerde tespit edildi.
Mayıs 2020’de mutasyona uğradığı sanılan “Beta” varyantı, DSÖ’nün “Endişe Verici Varyant” (VOC) olarak tanımladığı 4 Covid-19 mutasyonu içinde bulunuyor.
Daha evvel rastgele akut hastalık geçmişi olmayan ergenlerde daha fazla yayıldığı gözlenen varyantın, Covid-19’un yabani tipine kıyasla bu yaş kümesinde daha fazla önemli hastalık riski ortaya çıkardığı bildirilmişti.
Varyantın yayılmasının Güney Afrika’da 2020 sonbaharından bu yılın başına kadar görülen hadise artışında tesirli olduğu düşünülüyor.
Alfa varyantı ile benzerlikler taşıyan Beta varyantının çivi proteinde ek mutasyonlar yaratması, aşılara karşı direnç geliştirebileceğine dair tasalara yol açmıştı.
Aşı üreticileri Johnson&Johnson, Pfizer-Biontech, AstraZeneca-Oxford, Sinopharm ve Moderna, varyantın Covid-19 aşılarının koruyuculuğunu azalttığını, antikorlara karşı direnç geliştirdiğini bildirmişti.
“ENDİŞE VERİCİ VARYANT” (VOC)
Her virüs üzere Covid-19 da vakit ortasında değişimler geçiriyor. Kelam konusu değişimlerin büyük kısmı virüsün temel özelliklerini değiştirmezken; “mutasyon” olarak isimlendirilen kimi değişimler, virüsün temel özelliklerini ve ötürüsıyla tesirini kıymetli ölçüde farklılaştırabiliyor.
Bilim insanları, Covid-19’un mutasyonlarının virüsün ne kadar kolay yayıldığını, hastalık tablosunu, aşıların bağışıklık sağlama seviyesini, teşhis, tedavi ve müdafaa önlemlerinin muvaffakiyetini etkilediğine işaret ediyor.
Dünya Sıhhat Örgütü (DSÖ), Covid-19’un bugüne dek ortaya çıkan mutasyonları ortasında 4’ünü “endişe verici”, 8’ini “izlenmesi gereken” varyant olarak tanımlamıştı.
“Endişe Verici Varyant” olarak belirlenen 4 varyanta Alfa, Beta, Gamma ve Delta; “İzlenmesi Gereken Varyant” olarak kategorize edilen 8 varyanta ise Epsilon (2 varyant), Zeta, Eta, Teta, Iota, Kappa ve Lambda isimleri verilmişti.
Örgüt, “Endişe Verici Varyant” olarak tanımladığı mutasyonların, “virüsün bulaşıcılığını ve yayılma riskini artırabildiği, öldürücülüğünü yahut hastalık belirtilerini değiştirebildiği, tedbire ve denetim önlemlerinin aktifliğini azaltabildiği” ihtarını yapmıştı.
EN ESKİ KÖPEKBALIĞI SALDIRISI