Ankara Kent Hastanesi Bayan Doğum Kliniğinde asistan Dr. Rümeysa Berrin Şen’in nöbet daha sonrası geçirdiği trafik kazazında hayatını kaybetmesine tabiplerin yansıları sürüyor. Manisa Tabip Odası gerçekleştirdiği harekette, Dr. Şen’in hayatını kaybetmesinin bir kaza olmadığını, güçlü çalışma kurallarından kaynaklanan bir cinayet olduğunu söylemiş oldu.
Ankara Kent Hastanesi Doğum Kliniğinde asistan tabip olarak bakılırsav yapan Dr. Rümeysa Berrin Şen, nöbet çıkışı daha sonrasında meskenine dönerken geçirdiği trafik kazası daha sonrasında hayatını kaybetmişti.
Yaşanan kaza daha sonrasında doktorların ağır çalışma şartlarına karşı reaksiyonları devam ederken, Manisa Tabip Odası ve sıhhat sendikaları Manisa celal Bayar Üniversitesi Hafsa Sultan Hastanesi önünde aksiyon yaptı.
Aksiyonda doktorlar ‘Uykusuz Asistan Mevt Demektir’, ‘Sağlık İşçileri Tükeniyor. 36 Saat Nöbet Olmaz’ yazılı pankartlarla reaksiyonlarını lisana getirdiler.
“CİNAYET OLDUĞU AÇIKCA ANLAŞILIYOR”
Hastane önünde toplanan doktorlar ismine açıklamada bulunan Manisa Tabip Odası Genel Sekreteri Prof. Dr. Peyker Pak, Dr. Rümeysa Berrin Şen’in kaza sebebiyle değil, artan iş yükünün getirdiği yorgunluk daha sonrasında yaşanan bir cinayet olduğunu lisana getirdi.
Sıhhat alanındaki yanlış siyasetler sebebiyle hastanelerin ticarethane, hastaların ise müşteri üzere görülmeye başladığını ve tabiplerin bu niçinle iş yükünün arttığını söz eden Prof. Dr. Pak yaptığı açıklamada şu sözlere yer verdi; “Ankara Kent Hastanesi Bayan Doğum Kliniği’nde asistan tabip olarak çalışmakta olan Dr. Rümeysa Berin Şen nöbet çıkışı geçirdiği trafik kazası daha sonrası ömrünü kaybetti. Kaza manzaraları Dr. Rümeysa Berin Şen’in yorgun, uykusuz, gerilimli bir biçimde meskenine dönerken önünde duran kamyonu fark edemediğini, muhtemelen uyumuş olabileceğini gösteriyor. Aslında bunun bir kaza değil, çalışma kurallarının niye olduğu bir cinayet olduğu açıkça anlaşılıyor. Hastanelerin ticarethane, hastaların müşteri üzere görüldüğü; para kazanma baskısının şifa dağıtma bakılırsavinin üstüne çıktığı bir anlayışla kışkırtılmış sıhhat hizmeti talebi, olağanüstü bir iş yükü yaratmaktadır. Eğitim veren kurumlarda bu iş yükünün büyük kısmı asistan tabipler tarafınca karşılanmaktadır. Kanunlara bakılırsa doktorlar aylık 128 saatten çok çalıştırılamaz ve 24 saatlik mesai daha sonrasında müsaade kullanmaları gereklidir. halbuki tuttuğu nöbetlerin fakat bir kısmı fiyatlandırılan, fakat aylık geçimini sağlayabilmek, faturalarını ödeyebilmek için alacağı bu azıcık nöbet fiyatına gereksinim duyan asistan doktorların müsaade kullanma üzere bir seçeneği hiç bulunmamaktadır.”
“SAĞLIK KURUMLARINDAKİ İŞ YÜKÜ HAFİFLETİLMELİ”
Manisa Tabip Odası Genel Sekreteri Prof. Dr. Pak, yaşanan kazanın bilhassa genç doktorların ağır iş yükü, gerilim altında ve yorgunluk içerisinde nasıl çalıştığını bir defa daha gözler önüne serdiğini tabir ederek, geçmiş vakit içinderda gerilim ve yorgunluğa dayanamayıp intihar eden doktorların olduğunu lisana getirdi.
Prof. Dr. Pak açıklamasında son olarak şu cümlelere yer verdi; “ Covid-19 salgınında da uzmanlık öğrencileri acillerde, polikliniklerde, servislerde teğe bir en ön safta, canları değerine hizmet verdiler, Covid-19’a yakalanıp hayatlarını kaybettiler. Sonuç olarak, eğitim veren sıhhat kurumlarındaki iş yükünün hafifçeletilmesi, nöbet sonraki müsaadenin ertelenmeksizin ve rastgele bir fiyat kaybı olmaksızın kullanılması, asistan doktorların gelirlerinin artırılması koşuldur.”
Ankara Kent Hastanesi Doğum Kliniğinde asistan tabip olarak bakılırsav yapan Dr. Rümeysa Berrin Şen, nöbet çıkışı daha sonrasında meskenine dönerken geçirdiği trafik kazası daha sonrasında hayatını kaybetmişti.
Yaşanan kaza daha sonrasında doktorların ağır çalışma şartlarına karşı reaksiyonları devam ederken, Manisa Tabip Odası ve sıhhat sendikaları Manisa celal Bayar Üniversitesi Hafsa Sultan Hastanesi önünde aksiyon yaptı.
Aksiyonda doktorlar ‘Uykusuz Asistan Mevt Demektir’, ‘Sağlık İşçileri Tükeniyor. 36 Saat Nöbet Olmaz’ yazılı pankartlarla reaksiyonlarını lisana getirdiler.
“CİNAYET OLDUĞU AÇIKCA ANLAŞILIYOR”
Hastane önünde toplanan doktorlar ismine açıklamada bulunan Manisa Tabip Odası Genel Sekreteri Prof. Dr. Peyker Pak, Dr. Rümeysa Berrin Şen’in kaza sebebiyle değil, artan iş yükünün getirdiği yorgunluk daha sonrasında yaşanan bir cinayet olduğunu lisana getirdi.
Sıhhat alanındaki yanlış siyasetler sebebiyle hastanelerin ticarethane, hastaların ise müşteri üzere görülmeye başladığını ve tabiplerin bu niçinle iş yükünün arttığını söz eden Prof. Dr. Pak yaptığı açıklamada şu sözlere yer verdi; “Ankara Kent Hastanesi Bayan Doğum Kliniği’nde asistan tabip olarak çalışmakta olan Dr. Rümeysa Berin Şen nöbet çıkışı geçirdiği trafik kazası daha sonrası ömrünü kaybetti. Kaza manzaraları Dr. Rümeysa Berin Şen’in yorgun, uykusuz, gerilimli bir biçimde meskenine dönerken önünde duran kamyonu fark edemediğini, muhtemelen uyumuş olabileceğini gösteriyor. Aslında bunun bir kaza değil, çalışma kurallarının niye olduğu bir cinayet olduğu açıkça anlaşılıyor. Hastanelerin ticarethane, hastaların müşteri üzere görüldüğü; para kazanma baskısının şifa dağıtma bakılırsavinin üstüne çıktığı bir anlayışla kışkırtılmış sıhhat hizmeti talebi, olağanüstü bir iş yükü yaratmaktadır. Eğitim veren kurumlarda bu iş yükünün büyük kısmı asistan tabipler tarafınca karşılanmaktadır. Kanunlara bakılırsa doktorlar aylık 128 saatten çok çalıştırılamaz ve 24 saatlik mesai daha sonrasında müsaade kullanmaları gereklidir. halbuki tuttuğu nöbetlerin fakat bir kısmı fiyatlandırılan, fakat aylık geçimini sağlayabilmek, faturalarını ödeyebilmek için alacağı bu azıcık nöbet fiyatına gereksinim duyan asistan doktorların müsaade kullanma üzere bir seçeneği hiç bulunmamaktadır.”
“SAĞLIK KURUMLARINDAKİ İŞ YÜKÜ HAFİFLETİLMELİ”
Manisa Tabip Odası Genel Sekreteri Prof. Dr. Pak, yaşanan kazanın bilhassa genç doktorların ağır iş yükü, gerilim altında ve yorgunluk içerisinde nasıl çalıştığını bir defa daha gözler önüne serdiğini tabir ederek, geçmiş vakit içinderda gerilim ve yorgunluğa dayanamayıp intihar eden doktorların olduğunu lisana getirdi.
Prof. Dr. Pak açıklamasında son olarak şu cümlelere yer verdi; “ Covid-19 salgınında da uzmanlık öğrencileri acillerde, polikliniklerde, servislerde teğe bir en ön safta, canları değerine hizmet verdiler, Covid-19’a yakalanıp hayatlarını kaybettiler. Sonuç olarak, eğitim veren sıhhat kurumlarındaki iş yükünün hafifçeletilmesi, nöbet sonraki müsaadenin ertelenmeksizin ve rastgele bir fiyat kaybı olmaksızın kullanılması, asistan doktorların gelirlerinin artırılması koşuldur.”