Foreign Policy: Erdoğan, kendisine itiraz eden iktisat yetkililerinin işini bitiriyor
Türkiye’deki hayat pahalılığı ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın iktisat siyasetlerine ait tartışmalar sürerken, ABD merkezli Foreign Policy mecmuası Cumhurbaşkanı’nın Merkez Bankası’na yönelik müdahaleleriyle ilgili çarpıcı bir tahlil yayınladı. Yazıda, “Türkiye’de merkez bankasının bağımsızlığı artık yok olma tehlikesi altında bir tür” tabiri yer aldı.
Dünyanın önde gelen mecmualarından ABD merkezli Foreign Policy, otokrat başkanların Covid-19’dan istifade ederek merkez bankalarının bağımsızlığını zayıf düşürdüğünü belirttiği haberde örnek olarak Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı gösterdi.
Pandemi sürecinde dünyada merkez bankalarının bağımsızlığına yönelik kimi itirazların gündeme geldiğini yazan Foreign Policy, Covid-19 şartlarının da birtakım ülkelerin bu mevzuda adımlar atmasına müsaade verdiğine dikkat çekti.
Bilhassa dünyadaki otokrat önderlerin son periyotta merkez bankalarının siyasetlerini bir daha yorumladığı belirtilen yazıda, “Türkiye’de merkez bankasının bağımsızlığı artık yok olma tehlikesi altında bir tür” tabiri yer aldı.
‘PANDEMİDE ERDOĞAN’IN MÜDAHALELERİ DAHA DA ARTTI’
Türkiye’de 2021’de enflasyonun rekor kırdığına ve Türk Lirası’ndaki süratli bedel kaybına dikkat çekilen yazıda, Erdoğan’ın Merkez Bankası’nın tavsiyelerine karşın düşük faiz siyasetinde ısrar ettiği hatırlatıldı.
Mecmua, 20 yıllık iktidarı boyunca Erdoğan’ın iktisatla ilgili kendisine itiraz eden neredeyse her iktisat yetkilisinin “işini bitirdiği” değerlendirmesinde bulundu.
Pandemi sürecinde Erdoğan’ın Merkez Bankası’na yönelik müdahalelerinin daha da arttığını yazan Foreign Policy, Cumhurbaşkanı’nın faiz siyasetlerine katılmayan kimi Merkez Bankası yetkililerinin vazifeden alındığını da hatırlattı.
‘AYAKLANMA MÜMKÜNLÜĞÜ TÜRKİYE İÇİN ÖNEMLİ’
Yazıda, Erdoğan’ın bu mevzuda yalnız olmadığı, Çin Devlet Lideri Şi Cinping’in de bir süre evvel ülkesinin merkez bankasına mecburî karşılık oranlarını azaltma talimatı verdiği kaydedildi.
ABD’de anketlerde gerileyen Joe Biden idaresinin de birebir yolu izleyebileceği belirtilen tahlilde, şu biçimde dendi:
“Peki Biden’ı Erdoğan ve Şi’den ayıran ne? Sonuçta demokrasiler kuralları temel alır. Biden kurumsal gücü faydalı bir araç olarak görüyor. Enflasyon, rejimden şad olmayan vatandaşların açısından odak noktası olabilir. Fiyat artışları Kazakistan’daki üzere sokak şovlarını tetikleyebilir. Kitlesel bir ayaklanma mümkünlüğü, Erdoğan’ın gerileyen popülaritesi düşünüldüğünde Türkiye için bilhassa değer taşıyor.”
Foreign Policy, gelecek aylarda artan enflasyonun Türkiye’yi merkez bankasının bağımsızlığını bir daha tesis etmeye zorlayabileceği yorumunda da bulundu.
Alıntıdır
Türkiye’deki hayat pahalılığı ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın iktisat siyasetlerine ait tartışmalar sürerken, ABD merkezli Foreign Policy mecmuası Cumhurbaşkanı’nın Merkez Bankası’na yönelik müdahaleleriyle ilgili çarpıcı bir tahlil yayınladı. Yazıda, “Türkiye’de merkez bankasının bağımsızlığı artık yok olma tehlikesi altında bir tür” tabiri yer aldı.
Dünyanın önde gelen mecmualarından ABD merkezli Foreign Policy, otokrat başkanların Covid-19’dan istifade ederek merkez bankalarının bağımsızlığını zayıf düşürdüğünü belirttiği haberde örnek olarak Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı gösterdi.
Pandemi sürecinde dünyada merkez bankalarının bağımsızlığına yönelik kimi itirazların gündeme geldiğini yazan Foreign Policy, Covid-19 şartlarının da birtakım ülkelerin bu mevzuda adımlar atmasına müsaade verdiğine dikkat çekti.
Bilhassa dünyadaki otokrat önderlerin son periyotta merkez bankalarının siyasetlerini bir daha yorumladığı belirtilen yazıda, “Türkiye’de merkez bankasının bağımsızlığı artık yok olma tehlikesi altında bir tür” tabiri yer aldı.
‘PANDEMİDE ERDOĞAN’IN MÜDAHALELERİ DAHA DA ARTTI’
Türkiye’de 2021’de enflasyonun rekor kırdığına ve Türk Lirası’ndaki süratli bedel kaybına dikkat çekilen yazıda, Erdoğan’ın Merkez Bankası’nın tavsiyelerine karşın düşük faiz siyasetinde ısrar ettiği hatırlatıldı.
Mecmua, 20 yıllık iktidarı boyunca Erdoğan’ın iktisatla ilgili kendisine itiraz eden neredeyse her iktisat yetkilisinin “işini bitirdiği” değerlendirmesinde bulundu.
Pandemi sürecinde Erdoğan’ın Merkez Bankası’na yönelik müdahalelerinin daha da arttığını yazan Foreign Policy, Cumhurbaşkanı’nın faiz siyasetlerine katılmayan kimi Merkez Bankası yetkililerinin vazifeden alındığını da hatırlattı.
‘AYAKLANMA MÜMKÜNLÜĞÜ TÜRKİYE İÇİN ÖNEMLİ’
Yazıda, Erdoğan’ın bu mevzuda yalnız olmadığı, Çin Devlet Lideri Şi Cinping’in de bir süre evvel ülkesinin merkez bankasına mecburî karşılık oranlarını azaltma talimatı verdiği kaydedildi.
ABD’de anketlerde gerileyen Joe Biden idaresinin de birebir yolu izleyebileceği belirtilen tahlilde, şu biçimde dendi:
“Peki Biden’ı Erdoğan ve Şi’den ayıran ne? Sonuçta demokrasiler kuralları temel alır. Biden kurumsal gücü faydalı bir araç olarak görüyor. Enflasyon, rejimden şad olmayan vatandaşların açısından odak noktası olabilir. Fiyat artışları Kazakistan’daki üzere sokak şovlarını tetikleyebilir. Kitlesel bir ayaklanma mümkünlüğü, Erdoğan’ın gerileyen popülaritesi düşünüldüğünde Türkiye için bilhassa değer taşıyor.”
Foreign Policy, gelecek aylarda artan enflasyonun Türkiye’yi merkez bankasının bağımsızlığını bir daha tesis etmeye zorlayabileceği yorumunda da bulundu.
Alıntıdır