Tel Aviv’de Cumartesi geceleri art arda yedi haftadır kitlesel protestolar yapılıyor ve ülke geneline yayıldı. İsrail medyasının tahminlerine göre, geçen Pazartesi günü Kudüs’teki Parlamento ve Yüksek Mahkeme çevresindeki sokakları yaklaşık 100.000 gösterici doldurdu, ancak organizatörler bu sayının iki kattan fazla olduğunu belirtiyor.
Koalisyon liderleri, İsrail Devlet Başkanı Isaac Herzog’un yasama sürecini durdurma ve ulusal diyalog ve uzlaşma için alan bırakma yönündeki talebine karşı çıkarak, yasa tasarılarının aceleyle ilk kez oylanması için baskı yaptı. Çoğunlukla törensel bir figür olan Başkan’ın yürütme yetkisi çok azdır, ancak sesinin amacı birleştirici ve ahlaki otoriteyi iletmektir.
Bir merkezci olan muhalefet lideri Yair Lapid, herhangi bir müzakere şartı olarak yasama sürecinin 60 gün askıya alınması çağrısında bulundu. Süreci yönlendiren politikacılar biraz konuşmaya istekli olduklarını belirttiler, ancak şimdiye kadar çalışmalarını bir gün bile durdurmayı reddettiler.
Adalet Bakanı Yariv Levin, ilk oylamanın arifesinde Yediot Ahronot gazetesine verdiği demeçte, “Yasayı şimdi durdurmayacağız, ancak ciddi ve samimi bir diyalog kurmak ve anlaşmaya varmak için ikinci ve üçüncü okumalara kadar fazlasıyla zaman var.” .
Ancak eleştirmenler, yasa tasarıları üzerinde yapılan ilk oylamadan sonra yalnızca yüzeysel değişikliklerin mümkün olduğunu savunarak hükümetin tutumunu samimiyetsiz bularak reddettiler.
Protestocuların bir kısmı da dahil olmak üzere pek çok İsrailli, bir tür yargı değişikliğinin gerekli olduğu konusunda hemfikir, ancak kamuoyu yoklamaları, çoğunluğun bunu diyalogun bir sonucu olarak istediğini ve hükümetin mevcut planını desteklemediğini gösteriyor.
İç gerilimler de İsrail hükümeti ile en yakın müttefiki ABD arasında sürtüşmeye neden oluyor. İsrail’in siyasi işlerine ender bir müdahalede bulunan Başkan Biden, Bay Herzog gibi uzlaşma çabaları çağrısında bulundu.
Koalisyon liderleri, İsrail Devlet Başkanı Isaac Herzog’un yasama sürecini durdurma ve ulusal diyalog ve uzlaşma için alan bırakma yönündeki talebine karşı çıkarak, yasa tasarılarının aceleyle ilk kez oylanması için baskı yaptı. Çoğunlukla törensel bir figür olan Başkan’ın yürütme yetkisi çok azdır, ancak sesinin amacı birleştirici ve ahlaki otoriteyi iletmektir.
Bir merkezci olan muhalefet lideri Yair Lapid, herhangi bir müzakere şartı olarak yasama sürecinin 60 gün askıya alınması çağrısında bulundu. Süreci yönlendiren politikacılar biraz konuşmaya istekli olduklarını belirttiler, ancak şimdiye kadar çalışmalarını bir gün bile durdurmayı reddettiler.
Adalet Bakanı Yariv Levin, ilk oylamanın arifesinde Yediot Ahronot gazetesine verdiği demeçte, “Yasayı şimdi durdurmayacağız, ancak ciddi ve samimi bir diyalog kurmak ve anlaşmaya varmak için ikinci ve üçüncü okumalara kadar fazlasıyla zaman var.” .
Ancak eleştirmenler, yasa tasarıları üzerinde yapılan ilk oylamadan sonra yalnızca yüzeysel değişikliklerin mümkün olduğunu savunarak hükümetin tutumunu samimiyetsiz bularak reddettiler.
Protestocuların bir kısmı da dahil olmak üzere pek çok İsrailli, bir tür yargı değişikliğinin gerekli olduğu konusunda hemfikir, ancak kamuoyu yoklamaları, çoğunluğun bunu diyalogun bir sonucu olarak istediğini ve hükümetin mevcut planını desteklemediğini gösteriyor.
İç gerilimler de İsrail hükümeti ile en yakın müttefiki ABD arasında sürtüşmeye neden oluyor. İsrail’in siyasi işlerine ender bir müdahalede bulunan Başkan Biden, Bay Herzog gibi uzlaşma çabaları çağrısında bulundu.