KKTC Başbakanı Hamza Ersan Saner’den, Rusya Devlet Lideri Vladimir Putin’e Kıbrıs konusunda ait reaksiyon geldi. Saner yaptığı açıklamada, Putin’i Kıbrıs konusundaki gerçekleri görüp Rumların uzlaşmazlıklarına katkı sağlamaktan vazgeçmeye davet etti.
Açıklamasında, Kapalı Maraş’ın Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) kararlarına uygun bir biçimde açıldığını BM kararlarına karşıtlık kelam konusu olmadığını belirten Saner şu sözleri kullandı:
* Rusya kendisinin Kırım’da attığı adımlara, öteki yerlerde yaptıklarına baksın. Rusya Devlet Lideri Sayın Vladimir Putin’i Kıbrıs konusundaki gerçekleri görüp Rumların uzlaşmazlıklarına katkı sağlamaktan vazgeçmeye davet ediyorum. Kıbrıs Türk halkının kimsenin hakkını yeme, hakkına tecavüz üzere bir tavrı olamaz, lakin kimseye de hakkımızı teslim edecek Kıbrıs’taki egemenlik hakkımızdan vazgeçecek değiliz.
“RUSYA İŞİNE GELDİĞİ ÜZERE KIYMETLENDİRME YAPMAYI SEÇİYOR”
Rusya’nın da Kıbrıs konusunda gerçeklere göre değil, işine geldiği üzere kıymetlendirme yaptığını ve Kapalı Maraş’ın açılmasına ait atılan adımların BM kararlarına karşıt olmadığını bildiren Başbakan Saner şöyleki konuştu:
* Basında yer alan haberlere nazaran, Lider Putin Rum Başkan Nikos Anastasiadis’e bir mektup göndererek, KKTC’nin Kapalı Maraş’ın bir kısmının askeri bölge olmaktan çıkarması sonucu almasının BM kararlarına ters olduğunu belirtti. Muhakkak ki, Rusya da Kıbrıs konusunda gerçeklere göre değil, işine geldiği üzere kıymetlendirme yapmayı hala tercih ediyor. Hala, Kıbrıs’ta 2 Halk, 2 egemenlik, 2 Devlet olduğu gerçeğini başını kuma gömerek görmek istemiyor.
* Kapalı Maraş’ın açılması Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararlarına uygundur. Atılan adımlarda BM kararlarına terslik kelam değildir. Bir taraftan Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararlarına uyulsun diyenlerin öteki taraftan biz kararlara uyunca kelam konusu Maraş’tır diye öbür şeyler söylemesi önemli bir çelişkidir. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararlarının Kapalı Maraş için de geçerli olduğunu ilan etmiş, bunun için kapalı Maraş’ın Birleşmiş Milletler denetimine verilmesi üzere bir kaide ileri sürmemişken birilerinin BM kararlarını öne sürerek attığımız adımı geri almamızı istemesi havada kalmaya mahkum, boşuna bir taleptir.
Açıklamasında, Kapalı Maraş’ın Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) kararlarına uygun bir biçimde açıldığını BM kararlarına karşıtlık kelam konusu olmadığını belirten Saner şu sözleri kullandı:
* Rusya kendisinin Kırım’da attığı adımlara, öteki yerlerde yaptıklarına baksın. Rusya Devlet Lideri Sayın Vladimir Putin’i Kıbrıs konusundaki gerçekleri görüp Rumların uzlaşmazlıklarına katkı sağlamaktan vazgeçmeye davet ediyorum. Kıbrıs Türk halkının kimsenin hakkını yeme, hakkına tecavüz üzere bir tavrı olamaz, lakin kimseye de hakkımızı teslim edecek Kıbrıs’taki egemenlik hakkımızdan vazgeçecek değiliz.
“RUSYA İŞİNE GELDİĞİ ÜZERE KIYMETLENDİRME YAPMAYI SEÇİYOR”
Rusya’nın da Kıbrıs konusunda gerçeklere göre değil, işine geldiği üzere kıymetlendirme yaptığını ve Kapalı Maraş’ın açılmasına ait atılan adımların BM kararlarına karşıt olmadığını bildiren Başbakan Saner şöyleki konuştu:
* Basında yer alan haberlere nazaran, Lider Putin Rum Başkan Nikos Anastasiadis’e bir mektup göndererek, KKTC’nin Kapalı Maraş’ın bir kısmının askeri bölge olmaktan çıkarması sonucu almasının BM kararlarına ters olduğunu belirtti. Muhakkak ki, Rusya da Kıbrıs konusunda gerçeklere göre değil, işine geldiği üzere kıymetlendirme yapmayı hala tercih ediyor. Hala, Kıbrıs’ta 2 Halk, 2 egemenlik, 2 Devlet olduğu gerçeğini başını kuma gömerek görmek istemiyor.
* Kapalı Maraş’ın açılması Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararlarına uygundur. Atılan adımlarda BM kararlarına terslik kelam değildir. Bir taraftan Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararlarına uyulsun diyenlerin öteki taraftan biz kararlara uyunca kelam konusu Maraş’tır diye öbür şeyler söylemesi önemli bir çelişkidir. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararlarının Kapalı Maraş için de geçerli olduğunu ilan etmiş, bunun için kapalı Maraş’ın Birleşmiş Milletler denetimine verilmesi üzere bir kaide ileri sürmemişken birilerinin BM kararlarını öne sürerek attığımız adımı geri almamızı istemesi havada kalmaya mahkum, boşuna bir taleptir.