İstanbul Bakırköy’de ruhsatı olmayan özel bir sıhhat kliniğinde F. S.’ye kürtaj yaparken anesteziye bağlı olarak kalp krizi geçirip ölmesine niye olan 2’si tabip 4 kişinin yargılamasında karar verildi. Bakırköy 2. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmaya, sanık P. K. ile taraf avukatlarının katıldı.
Mahkeme heyeti, sanık S.Ç. hakkında ‘çocuk düşürtme’ kabahatinden beraatine, hakkında açılan ‘kasten öldürme’ hatasının vasfını değişerek ‘taksirle vefata niye olma’ cürmüne dönüştürülmesine ve bu hata bakımından kusurlu bulunmadığı kanaatine varılarak beraatine karar verdi.
Başka sanıklar Y.Z., B.A. ile P.K.’ya ‘çocuk düşürtme’ kabahatinden beraatlerine, her biri için farklı ayrı ‘taksirle mevte niye olma’ hatasından, cürmün işleniş biçimini göz önünde bulundurularak evvela 3 yıl 6 ay hapsine, sanıkların şuurlu taksir derecesinde kusurlu bulunması sonucunda artırım uygulanarak 5 yıl 3 ay hapsine, daha sonrasında da yeterli hal indirimi uygulanarak 4 yıl 4 ay 15 gün mahpus cezasına çarptırdı. bununla birlikte P.K. ve Y.Z.’nin 3 ay boyunca doktorluk mesleğinin icrasından yasaklanmasına karar verdi.
ANESTEZİYE BAĞLI OLARAK KALBİ DURDU
Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı tarafınca hazırlanan iddianamede 17 Ekim 2019’da Bakırköy’de ruhsatsız bir klinikte meydana gelen olay anlatılmıştı. Maktul F.S.’nin, ablasının eşi sanık S.Ç ile bir arada olduğuna ve bu beraberlikten evlilik dışı 6 haftalık hamile olduğu anlatılmıştı. Sanık ve maktulün Okmeydanı Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne giderek sanık tabip Y.E. ile görüştükleri ama kürtaj sürecini dışarıda bir klinikte yapabileceği anlatılmıştı.
Bunun üzerine Y.E’nin arkadaşı tabip B.A.’ya ilişkin ruhsatsız ve tıbbi müdahaleye uygun olmayan muayeneye gittiklerini ve bin 800 TL kürtaj fiyatı ödediklerine yer verilmişti. B.A.’nın yanında çalışan P.K.’nin anestezi uzmanı olmamasına karşın anestezi sürecinin maktule uygulandığı anlatılmıştı. Maktulün anesteziye bağlı olarak kalbinin durduğuna müdahalelerle hayata geri döndürüldüğüne fakat 2 hafta daha sonra kaldırıldığı hastanede ömrünü kaybettiği aktarılmıştı. Savcı, sanıklar hakkında ‘taksirle mevte niye olma’ ve ‘çocuk düşürtme’ cürümlerinden 4 yıldan 10 yıla kadar mahpusla cezalandırılmaları talep etmişti.
Mahkeme heyeti, sanık S.Ç. hakkında ‘çocuk düşürtme’ kabahatinden beraatine, hakkında açılan ‘kasten öldürme’ hatasının vasfını değişerek ‘taksirle vefata niye olma’ cürmüne dönüştürülmesine ve bu hata bakımından kusurlu bulunmadığı kanaatine varılarak beraatine karar verdi.
Başka sanıklar Y.Z., B.A. ile P.K.’ya ‘çocuk düşürtme’ kabahatinden beraatlerine, her biri için farklı ayrı ‘taksirle mevte niye olma’ hatasından, cürmün işleniş biçimini göz önünde bulundurularak evvela 3 yıl 6 ay hapsine, sanıkların şuurlu taksir derecesinde kusurlu bulunması sonucunda artırım uygulanarak 5 yıl 3 ay hapsine, daha sonrasında da yeterli hal indirimi uygulanarak 4 yıl 4 ay 15 gün mahpus cezasına çarptırdı. bununla birlikte P.K. ve Y.Z.’nin 3 ay boyunca doktorluk mesleğinin icrasından yasaklanmasına karar verdi.
ANESTEZİYE BAĞLI OLARAK KALBİ DURDU
Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı tarafınca hazırlanan iddianamede 17 Ekim 2019’da Bakırköy’de ruhsatsız bir klinikte meydana gelen olay anlatılmıştı. Maktul F.S.’nin, ablasının eşi sanık S.Ç ile bir arada olduğuna ve bu beraberlikten evlilik dışı 6 haftalık hamile olduğu anlatılmıştı. Sanık ve maktulün Okmeydanı Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne giderek sanık tabip Y.E. ile görüştükleri ama kürtaj sürecini dışarıda bir klinikte yapabileceği anlatılmıştı.
Bunun üzerine Y.E’nin arkadaşı tabip B.A.’ya ilişkin ruhsatsız ve tıbbi müdahaleye uygun olmayan muayeneye gittiklerini ve bin 800 TL kürtaj fiyatı ödediklerine yer verilmişti. B.A.’nın yanında çalışan P.K.’nin anestezi uzmanı olmamasına karşın anestezi sürecinin maktule uygulandığı anlatılmıştı. Maktulün anesteziye bağlı olarak kalbinin durduğuna müdahalelerle hayata geri döndürüldüğüne fakat 2 hafta daha sonra kaldırıldığı hastanede ömrünü kaybettiği aktarılmıştı. Savcı, sanıklar hakkında ‘taksirle mevte niye olma’ ve ‘çocuk düşürtme’ cürümlerinden 4 yıldan 10 yıla kadar mahpusla cezalandırılmaları talep etmişti.