Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekanı, Halk Sıhhati Ana Bilim Kolu Lideri ve Sıhhat Bakanlığı Bilim Konseyi üyesi Prof. Dr. İlhan, corona virüsü ile gayrette Türkiye’de güzel noktaya gelindiğini söylemiş oldu.
İlhan, vefat sayısının hadise sayısına oranla süratli düşmediğine vurgu yaparak, “Buradaki güzele gidiş ortasında vatandaşların ferdi tedbirlere uyması ve artık giderek yaş ve meslek kümelerine göre açılan aşılarda bir an evvel aşısını olmasının değer arz ettiğini, bu iki bileşen ile birlikte bu noktaya kadar geldiğimizi tabir etmek gerekiyor. Hala günde 50 civarında vatandaşımız corona virüsten vefat ediyor. Maalesef vefat sayısı o kadar süratli düşmüyor. Hadise sayısı 60 binlerden 5 binlere geldi; lakin vefat sayısının 400’lerden 50’lere gelmesi için fazlaca fazla vakit gerekti” dedi.
’50 MİLYONUN ÜZERİNDE AŞILAMA GEREK’
Prof. Dr. İlhan, birinci doz aşısını olan 20 milyon kadar kişinin bulunduğunu söyleyerek, “Üst üste koyduğumuzda aslında süratli bir biçimde toplumsal bağışıklığa gerçek yol alıyoruz. Sırası gelen vatandaşların aşı olması ve kurallara uyması ile birlikte eşit süratle fakat olağan yaşama hakikat yol alabileceğimizi söylemek mümkün. Her şey yolunda giderse toplumun yüzde 60’ının bağışık ya da bir öbür tabir ile aşılanmış olması günlük yaşama dönmek için uygun üzere görünüyor. Biz bunu daha güzel olması için yüzde 70 üzere bir sayı olarak düşünürsek nüfusumuza bakılırsa oranlarsak yaklaşık 56-57 milyon vatandaşımız ediyor. Süratli bir biçimde 50 milyonun üzerinde vatandaşımız aşılandığında düzgün bir noktaya gerçek yol alacağımızı söylemek mümkün” diye konuştu.
‘TEMİZ HAVA AVANTAJI VAR’
Prof. Dr. İlhan, günlük aşılama kapasitesinin çok yüksek olduğunu belirterek, “Güz periyodu her şey zorlaşıyor, buna hepimiz şahit olduk. Gayretin en büyük bileşenlerinden biri pak havada olmak. Hazır bu biçimde bir pak hava avantajı varken, dışarıda fizikî aralığa dikkat ederek, tahminen fazlaca rahat yerlerde maske de kullanmayarak, aşımızı da olduğumuz takdirde güz devri başında daha olağana döneceğimizi söylemek mümkün. Toplumsal bağışıklık olduğu durumda aşikâr bir sayıya olağan olarak ulaşacağız; lakin corona virüs dünyada yahut Türkiye’de bitmeden hepimizin teğe bir günlük yaşama döneceğini söylemek pek de gerçek olmaz” dedi.
‘DIŞARIDA MASKE TAKMAK GEREKMEYEBİLİR’
Prof. Dr. İlhan, uyguna hakikat gittiklerini belirterek, “Güz devrinde belirli bir düzeye geldiğimizde tahminen şu biçimde olması gerekebilir. Günlük hayatta dışarıda yürüyoruz, fizikî uzaklığa uyuyoruz, maske takmamız gerekmeyebilir; fakat bunun yanında toplu taşımaya bindiğimizde, uçağa bindiğimizde, kalabalık bir yere gittiğimizde tahminen bir süre daha cebimizde maskeyi taşıyarak, riskli yerlerde maske takarak, fizikî uzaklığa uyarak, aşımızı olmak şartıyla ömrümüze devam edeceğiz. Toplumsal bağışıklık oluştuktan daha sonra ‘fazlaca riskli yerler’ diyebileceğimiz kalabalık toplu taşıma, kalabalık AVM, sinema salonları üzere yerlerde en azından riskli beşerler için riskli yerlerde maske takmak kelam konusu olabilir; lakin onun haricinde daha rahat vakit içinderı yaşayabileceğimize inanıyorum” diye konuştu. (DHA)
İlhan, vefat sayısının hadise sayısına oranla süratli düşmediğine vurgu yaparak, “Buradaki güzele gidiş ortasında vatandaşların ferdi tedbirlere uyması ve artık giderek yaş ve meslek kümelerine göre açılan aşılarda bir an evvel aşısını olmasının değer arz ettiğini, bu iki bileşen ile birlikte bu noktaya kadar geldiğimizi tabir etmek gerekiyor. Hala günde 50 civarında vatandaşımız corona virüsten vefat ediyor. Maalesef vefat sayısı o kadar süratli düşmüyor. Hadise sayısı 60 binlerden 5 binlere geldi; lakin vefat sayısının 400’lerden 50’lere gelmesi için fazlaca fazla vakit gerekti” dedi.
’50 MİLYONUN ÜZERİNDE AŞILAMA GEREK’
Prof. Dr. İlhan, birinci doz aşısını olan 20 milyon kadar kişinin bulunduğunu söyleyerek, “Üst üste koyduğumuzda aslında süratli bir biçimde toplumsal bağışıklığa gerçek yol alıyoruz. Sırası gelen vatandaşların aşı olması ve kurallara uyması ile birlikte eşit süratle fakat olağan yaşama hakikat yol alabileceğimizi söylemek mümkün. Her şey yolunda giderse toplumun yüzde 60’ının bağışık ya da bir öbür tabir ile aşılanmış olması günlük yaşama dönmek için uygun üzere görünüyor. Biz bunu daha güzel olması için yüzde 70 üzere bir sayı olarak düşünürsek nüfusumuza bakılırsa oranlarsak yaklaşık 56-57 milyon vatandaşımız ediyor. Süratli bir biçimde 50 milyonun üzerinde vatandaşımız aşılandığında düzgün bir noktaya gerçek yol alacağımızı söylemek mümkün” diye konuştu.
‘TEMİZ HAVA AVANTAJI VAR’
Prof. Dr. İlhan, günlük aşılama kapasitesinin çok yüksek olduğunu belirterek, “Güz periyodu her şey zorlaşıyor, buna hepimiz şahit olduk. Gayretin en büyük bileşenlerinden biri pak havada olmak. Hazır bu biçimde bir pak hava avantajı varken, dışarıda fizikî aralığa dikkat ederek, tahminen fazlaca rahat yerlerde maske de kullanmayarak, aşımızı da olduğumuz takdirde güz devri başında daha olağana döneceğimizi söylemek mümkün. Toplumsal bağışıklık olduğu durumda aşikâr bir sayıya olağan olarak ulaşacağız; lakin corona virüs dünyada yahut Türkiye’de bitmeden hepimizin teğe bir günlük yaşama döneceğini söylemek pek de gerçek olmaz” dedi.
‘DIŞARIDA MASKE TAKMAK GEREKMEYEBİLİR’
Prof. Dr. İlhan, uyguna hakikat gittiklerini belirterek, “Güz devrinde belirli bir düzeye geldiğimizde tahminen şu biçimde olması gerekebilir. Günlük hayatta dışarıda yürüyoruz, fizikî uzaklığa uyuyoruz, maske takmamız gerekmeyebilir; fakat bunun yanında toplu taşımaya bindiğimizde, uçağa bindiğimizde, kalabalık bir yere gittiğimizde tahminen bir süre daha cebimizde maskeyi taşıyarak, riskli yerlerde maske takarak, fizikî uzaklığa uyarak, aşımızı olmak şartıyla ömrümüze devam edeceğiz. Toplumsal bağışıklık oluştuktan daha sonra ‘fazlaca riskli yerler’ diyebileceğimiz kalabalık toplu taşıma, kalabalık AVM, sinema salonları üzere yerlerde en azından riskli beşerler için riskli yerlerde maske takmak kelam konusu olabilir; lakin onun haricinde daha rahat vakit içinderı yaşayabileceğimize inanıyorum” diye konuştu. (DHA)