Covid-19 pandemisinin yanı sıra grip, zatürre mevsiminin de başladığı bugünlerde sıhhatimizi korumak için aşı ve önlemler kadar kuvvetli bir bağışıklık da epey kıymetli. İşte Beslenme ve Diyet Uzmanı Ezgi Hazal Çelik’ten beden direncini artıran besinlerin listesi.
Mevsim geçişlerinde ısı farkı, değişen beslenme ve uyku sistemi niçiniyle bağışıklık sistemimiz zayıflar. Bu yüzden sonbaharla birlikte virüs ve bakteri kaynaklı teneffüs sistemi hastalıklarına yakalanma riskimiz de artar. Bu süreçten daha hayli yaşlılar, kronik hastalığı olanlar ve çocuklar etkilenir. Sonbahar ve kış aylarını sağlıklı geçirmek için aşı yaptırmak ve pandemi önlemlerine uymak kadar bağışıklığı güçlendirmek için dengeli-mevsiminde beslenmek, gereğince su içmek, tertipli uyumak ve antrenman yapmak gerektiğinin altını çizen
Beslenme ve Diyet Uzmanı Ezgi Hazal Çelik, kışın beden direncimizi artıran besinleri şöyleki sıraladı:
Ezgi Hazal Çelik
– Probiyotikler: Bağışıklık sistemi hücrelerimizin yüzde 70’i bağırsaktadır. Bu niçinle kuvvetli bir bağışıklık sistemi için bağırsak sıhhati çok kıymetlidir. Yoğurt, kefir, fermente lahana turşusu üzere beslenme planınıza ekleyebileceğiniz probiyotik besinler haricinde suplement olarak da hekim yahut diyetisyeninizin önerisi probiyotik almanız bağırsak mikrobiyotasını (Bağırsak yüzeyinde yaşayan bakterilerin tümü) olumlu etkileyerek bağışıklığınızı da güçlendirir.
– Su: Yetersiz su tüketmek halsizlik, yorgunluk, baş ağrısı üzere tesirlerin yanı sıra bağışıklık sisteminin zayıflamasına da niye olurak hastalıklara yakalanma mümkünlüğünü artırır. Su içmek için susamayı beklemeden, sağlıklı yetişkin bir birey kilosu başına 30-35 ml su tüketmelidir. Ortalama 2-2.5 litre su tüketimi ülkü olacaktır.
– Sağlıklı karbonhidratlar: Havaların da soğumasıyla birlikte karbonhidrat ve şeker içeriği yüksek besinleri tüketme isteğimiz genelde artar. Tükettiğimiz karbonhidrat kaynaklarının çeşidi çok kıymetlidir. Şeker, şekerli besinler, pastane eserleri üzere şeker ve trans yağ içeriği yüksek olan besinler bağışıklığın zayıflamasına yol açar. Tam tahıllı besinler, kuru baklagiller, bulgur, meyve ve zerzevat üzere liften varlıklı sağlıklı karbonhidratlar ise günlük lif, vitamin ve mineral alımınızı artırarak bağışıklığınızı takviyeler.
– Sarı-turuncu-yeşil sebzeler: A vitamini eksikliğinde artan enfeksiyon hastalıkları riski geçiş periyotlarında düşen bağışıklıkla bir arada hastalıklara yakalanmamızı kolaylaştırabilir. Ispanak, havuç, yeşilbiber, bal kabağı üzere A vitamini türevleri olan karetonoidlerden güçlü sarı, turuncu, yeşil sebzelere günlük beslenmenizde yer verebilirsiniz.
– C vitamini: Enfeksiyonlar, beden doku ve sıvılarındaki C vitamini seviyelerini düşürmektedir. Günlük beslenmenizde, portakal, greyfurt, mandalina, çilek, kivi, kuşburnu, yeşilbiber, maydanoz, limon üzere C vitamininden güçlü besinlere yer vermeniz bağışıklığın ve ziyanlı unsurlara karşı savunma sisteminin güçlenmesi için değerlidir.
– E vitamini: Yeterli bir antioksidan kaynağı olan ve bağışıklığın güçlenmesinde kıymetli rol oynayan E vitamininin esas kaynakları badem, fındık, Antep fıstığı, yer fıstığı üzere yağlı tohumlardır. Orta öğünlerinizde porsiyon denetimi yaparak tüketebilirsiniz.
– Çinko-Selenyum: Selenyum ve çinko minerali bedende metabolik biroldukça süreçte bakılırsav alan varlıklı antioksidanlardır. Karaciğer, kırmızı et, karides, badem, ceviz, kabak çekirdeği, kuru fasulye, buğday tohumu çinkodan; deniz eserleri, et, Brezilya cevizi selenyumdan güçlü içeriğe sahiptir.
– Omega-3: Sonbahara yaklaşırken balık çeşitliliğinin artmasıyla sofralarımızda balığa daha sık yer vererek içerdiği Omega-3’ün bağışıklığı düzenleyici ve destekleyici özelliğinden daha fazla faydalanabiliriz. Haftada 2 gün balık tüketmeye ihtimam gösterin. Balık yiyemiyorsanız destek alabilir, keten tohumu, avokado, ceviz ve semizotuna günlük beslenmenizde daha sık yer verebilirsiniz.
– Yeşil çay: İçerdiği kateşin ile antioksidan kapasitesi yüksek olan yeşil çay, bağışıklık sitemini güçlendirir. Her gün 2-3 fincan kadar yeşil çay tüketebilirsiniz. Tansiyon sorunu olan bireyler ve böbrek hastaları hekim yahut diyetisyenine müracaattan tüketmemelidir.
Mevsim geçişlerinde ısı farkı, değişen beslenme ve uyku sistemi niçiniyle bağışıklık sistemimiz zayıflar. Bu yüzden sonbaharla birlikte virüs ve bakteri kaynaklı teneffüs sistemi hastalıklarına yakalanma riskimiz de artar. Bu süreçten daha hayli yaşlılar, kronik hastalığı olanlar ve çocuklar etkilenir. Sonbahar ve kış aylarını sağlıklı geçirmek için aşı yaptırmak ve pandemi önlemlerine uymak kadar bağışıklığı güçlendirmek için dengeli-mevsiminde beslenmek, gereğince su içmek, tertipli uyumak ve antrenman yapmak gerektiğinin altını çizen
Beslenme ve Diyet Uzmanı Ezgi Hazal Çelik, kışın beden direncimizi artıran besinleri şöyleki sıraladı:
Ezgi Hazal Çelik
– Probiyotikler: Bağışıklık sistemi hücrelerimizin yüzde 70’i bağırsaktadır. Bu niçinle kuvvetli bir bağışıklık sistemi için bağırsak sıhhati çok kıymetlidir. Yoğurt, kefir, fermente lahana turşusu üzere beslenme planınıza ekleyebileceğiniz probiyotik besinler haricinde suplement olarak da hekim yahut diyetisyeninizin önerisi probiyotik almanız bağırsak mikrobiyotasını (Bağırsak yüzeyinde yaşayan bakterilerin tümü) olumlu etkileyerek bağışıklığınızı da güçlendirir.
– Su: Yetersiz su tüketmek halsizlik, yorgunluk, baş ağrısı üzere tesirlerin yanı sıra bağışıklık sisteminin zayıflamasına da niye olurak hastalıklara yakalanma mümkünlüğünü artırır. Su içmek için susamayı beklemeden, sağlıklı yetişkin bir birey kilosu başına 30-35 ml su tüketmelidir. Ortalama 2-2.5 litre su tüketimi ülkü olacaktır.
– Sağlıklı karbonhidratlar: Havaların da soğumasıyla birlikte karbonhidrat ve şeker içeriği yüksek besinleri tüketme isteğimiz genelde artar. Tükettiğimiz karbonhidrat kaynaklarının çeşidi çok kıymetlidir. Şeker, şekerli besinler, pastane eserleri üzere şeker ve trans yağ içeriği yüksek olan besinler bağışıklığın zayıflamasına yol açar. Tam tahıllı besinler, kuru baklagiller, bulgur, meyve ve zerzevat üzere liften varlıklı sağlıklı karbonhidratlar ise günlük lif, vitamin ve mineral alımınızı artırarak bağışıklığınızı takviyeler.
– Sarı-turuncu-yeşil sebzeler: A vitamini eksikliğinde artan enfeksiyon hastalıkları riski geçiş periyotlarında düşen bağışıklıkla bir arada hastalıklara yakalanmamızı kolaylaştırabilir. Ispanak, havuç, yeşilbiber, bal kabağı üzere A vitamini türevleri olan karetonoidlerden güçlü sarı, turuncu, yeşil sebzelere günlük beslenmenizde yer verebilirsiniz.
– C vitamini: Enfeksiyonlar, beden doku ve sıvılarındaki C vitamini seviyelerini düşürmektedir. Günlük beslenmenizde, portakal, greyfurt, mandalina, çilek, kivi, kuşburnu, yeşilbiber, maydanoz, limon üzere C vitamininden güçlü besinlere yer vermeniz bağışıklığın ve ziyanlı unsurlara karşı savunma sisteminin güçlenmesi için değerlidir.
– E vitamini: Yeterli bir antioksidan kaynağı olan ve bağışıklığın güçlenmesinde kıymetli rol oynayan E vitamininin esas kaynakları badem, fındık, Antep fıstığı, yer fıstığı üzere yağlı tohumlardır. Orta öğünlerinizde porsiyon denetimi yaparak tüketebilirsiniz.
– Çinko-Selenyum: Selenyum ve çinko minerali bedende metabolik biroldukça süreçte bakılırsav alan varlıklı antioksidanlardır. Karaciğer, kırmızı et, karides, badem, ceviz, kabak çekirdeği, kuru fasulye, buğday tohumu çinkodan; deniz eserleri, et, Brezilya cevizi selenyumdan güçlü içeriğe sahiptir.
– Omega-3: Sonbahara yaklaşırken balık çeşitliliğinin artmasıyla sofralarımızda balığa daha sık yer vererek içerdiği Omega-3’ün bağışıklığı düzenleyici ve destekleyici özelliğinden daha fazla faydalanabiliriz. Haftada 2 gün balık tüketmeye ihtimam gösterin. Balık yiyemiyorsanız destek alabilir, keten tohumu, avokado, ceviz ve semizotuna günlük beslenmenizde daha sık yer verebilirsiniz.
– Yeşil çay: İçerdiği kateşin ile antioksidan kapasitesi yüksek olan yeşil çay, bağışıklık sitemini güçlendirir. Her gün 2-3 fincan kadar yeşil çay tüketebilirsiniz. Tansiyon sorunu olan bireyler ve böbrek hastaları hekim yahut diyetisyenine müracaattan tüketmemelidir.