Varisin tedavi edilmediği durumlarda hastalığın ilerleyerek önemli sıhhat sorunlarına yol açabileceğini belirten Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Bora Farsak, “Bu hastalık tedavi edilmedikçe bulunan bölgede önemli yaralar oluşmasına niye olabilir. Şayet bölgede açık yaralar oluşursa hasta, yüzde yüz oranla ömür uzunluğu varis çorabı giyinmek zorunda kalacaktır. Bu yüzden varis tedavinizi önemseyin” ikazını yaptı.
Varis tedavi edilmediği sürece, önemli sonuçlar ortaya çıkabileceğine dair bilgiler veren Prof. Dr. Bora Farsak, ekseriyetle Türkiye’deki bireylerin varisi bir sıhhat sorunu olarak görmediğini söylemiş oldu. Hastaların sıklıkla varis sorunları ilerlediğinde tedaviye başvurduğuna da değinen Prof. Dr. Farsak, bunun epey yanlış olduğunu, vaktinde yapılması gereken tedavinin kaliteli ömür açısından fazlaca kıymetli olduğunu söylemiş oldu.
Varisin oluşum kademelerini anlatan Prof. Dr. Farsak, “İlk belirtiler kozmetik olur. Bölgede yeşil damarlar belirmeye başlar. Akabinde bu damarlar ciltte kabarıklıklara yol açar. İşte burada sıhhat sorunları başlamaktadır. Tedavi edilmezse ayakta ve bilekte renk değişiklikleri oluşmaya başlar. Evvel açık ondan sonrasındası ise koyu kahverengiye dönüşür. Şayet tedavi olmamakta hala ısrarcıysanız da açık yaralar oluşur. Bu yüzden olağanda kolay olan tedavi süreci çok zorlaşır” açıklamasını yaptı.
ŞİKÂYET KADEMELERİ NELERDİR?
Variste en kıymetli şikâyetlerden birinin ağrı olduğunu belirten Prof. Dr. Farsak, ikincisinin ise kaşıntı olduğunu söylemiş oldu. Kaşıntının hastaları pek zorladığına değinen Prof. Dr. Farsak, bölgeyi kaşımayla kanama oluşabileceğini söylemiş oldu. Bir öteki şikâyetin de kramp olduğunu tabir eden Prof. Dr. Farsak, Huzursuz bacağa da niye olabilir. Bunun yanında ruhsal ve görsel meseleler da gelmektedir. Hatta en epey şikâyet edilen mevzu da budur diye konuştu.
HASTALIK İLERLERSE LAZER MUCİZESİ KAYBEDİLİYOR
“Varis geri çevrilemeyen bir hastalıktır. İlaç ve varis çorabı yalnızca ilerlemesini önleyebilir. İlerleyen variste ise kan akışı azalır ve pıhtılaşma oluşur” diyen Prof. Dr. Farsak, “Bu durumda iki senaryo oluşmaktadır. Şayet hastanın ana damarında pıhtı oluştuysa tedavi sistemini değiştirmek zorunda kalıyoruz. Yani olağanda lazerle hiç bir kesi, kanama, ağrı olmadan yüzde 90 olumlu sonuç alabilecekken ilerleyen variste bu lazer mucizesini kaybediyoruz” açıklamasında bulundu.
AÇIK AMELİYATLA AĞRILI SÜRECİ YAŞAMAK ZORUNDA KALIYORLAR
Lazer mucizesi kaybedildiğinde açık ameliyat yapmak zorunda kaldıklarını söz eden Prof. Dr. Farsak, tedavinin son derecede keyifsiz olduğunu söylemiş oldu. Bu yolda genel anestezi, önemli kanamalar, biroldukca dikiş ve hudut hasarları oluşabileceğini de belirten Prof. Dr. Farsak, iki-üç gün hastanede yatış olduğunu da söylemiş oldu.
OLUŞAN YARA NASIL TEDAVİ EDİLİYOR?
Varis olan bölgede tedavi edilmezse yaraların oluşacağını belirten Prof. Dr. Farsak, “Israrcı olunursa bu yaralar daha büyük yüzeyleri kaplar. Bu yaralar oluştuğunda ekseriyetle tedavi daha da zorlaşıyor. Ameliyat bittiğinde ise önemli bir yara bakım süreci var. Muvaffakiyet hiç bir vakit yüzde yüz olmaz. Daima varis çorabı giymek zorunda kalabiliyorlar. Hatta yara açılmışsa yüzde yüz ömür uzunluğu varis çorabı giyinmek zorunda kalıyorlar” dedi. DHA
Varis tedavi edilmediği sürece, önemli sonuçlar ortaya çıkabileceğine dair bilgiler veren Prof. Dr. Bora Farsak, ekseriyetle Türkiye’deki bireylerin varisi bir sıhhat sorunu olarak görmediğini söylemiş oldu. Hastaların sıklıkla varis sorunları ilerlediğinde tedaviye başvurduğuna da değinen Prof. Dr. Farsak, bunun epey yanlış olduğunu, vaktinde yapılması gereken tedavinin kaliteli ömür açısından fazlaca kıymetli olduğunu söylemiş oldu.
Varisin oluşum kademelerini anlatan Prof. Dr. Farsak, “İlk belirtiler kozmetik olur. Bölgede yeşil damarlar belirmeye başlar. Akabinde bu damarlar ciltte kabarıklıklara yol açar. İşte burada sıhhat sorunları başlamaktadır. Tedavi edilmezse ayakta ve bilekte renk değişiklikleri oluşmaya başlar. Evvel açık ondan sonrasındası ise koyu kahverengiye dönüşür. Şayet tedavi olmamakta hala ısrarcıysanız da açık yaralar oluşur. Bu yüzden olağanda kolay olan tedavi süreci çok zorlaşır” açıklamasını yaptı.
ŞİKÂYET KADEMELERİ NELERDİR?
Variste en kıymetli şikâyetlerden birinin ağrı olduğunu belirten Prof. Dr. Farsak, ikincisinin ise kaşıntı olduğunu söylemiş oldu. Kaşıntının hastaları pek zorladığına değinen Prof. Dr. Farsak, bölgeyi kaşımayla kanama oluşabileceğini söylemiş oldu. Bir öteki şikâyetin de kramp olduğunu tabir eden Prof. Dr. Farsak, Huzursuz bacağa da niye olabilir. Bunun yanında ruhsal ve görsel meseleler da gelmektedir. Hatta en epey şikâyet edilen mevzu da budur diye konuştu.
HASTALIK İLERLERSE LAZER MUCİZESİ KAYBEDİLİYOR
“Varis geri çevrilemeyen bir hastalıktır. İlaç ve varis çorabı yalnızca ilerlemesini önleyebilir. İlerleyen variste ise kan akışı azalır ve pıhtılaşma oluşur” diyen Prof. Dr. Farsak, “Bu durumda iki senaryo oluşmaktadır. Şayet hastanın ana damarında pıhtı oluştuysa tedavi sistemini değiştirmek zorunda kalıyoruz. Yani olağanda lazerle hiç bir kesi, kanama, ağrı olmadan yüzde 90 olumlu sonuç alabilecekken ilerleyen variste bu lazer mucizesini kaybediyoruz” açıklamasında bulundu.
AÇIK AMELİYATLA AĞRILI SÜRECİ YAŞAMAK ZORUNDA KALIYORLAR
Lazer mucizesi kaybedildiğinde açık ameliyat yapmak zorunda kaldıklarını söz eden Prof. Dr. Farsak, tedavinin son derecede keyifsiz olduğunu söylemiş oldu. Bu yolda genel anestezi, önemli kanamalar, biroldukca dikiş ve hudut hasarları oluşabileceğini de belirten Prof. Dr. Farsak, iki-üç gün hastanede yatış olduğunu da söylemiş oldu.
OLUŞAN YARA NASIL TEDAVİ EDİLİYOR?
Varis olan bölgede tedavi edilmezse yaraların oluşacağını belirten Prof. Dr. Farsak, “Israrcı olunursa bu yaralar daha büyük yüzeyleri kaplar. Bu yaralar oluştuğunda ekseriyetle tedavi daha da zorlaşıyor. Ameliyat bittiğinde ise önemli bir yara bakım süreci var. Muvaffakiyet hiç bir vakit yüzde yüz olmaz. Daima varis çorabı giymek zorunda kalabiliyorlar. Hatta yara açılmışsa yüzde yüz ömür uzunluğu varis çorabı giyinmek zorunda kalıyorlar” dedi. DHA