İnternetin hayatımızdaki yeri ve değeri her geçen gün artıyor. Bahse dair yapılan araştırmalar internet kullanıcılarının bundan evvelki yıla bakılırsa yüzde 4,8 artmasıyla bir arada 4,88 milyara ulaşarak dünya nüfusunun neredeyse yüzde 62’sine denk geldiğine işaret ediyor. Açıklanan istatistiklere bağlı olarak toplumsal medya platformlarına olan ilginin de eşzamanlı olarak çoğaldığı görülüyor.
Araştırmalar toplumsal medya kullanıcılarının son 12 ayda 400 milyondan fazla (yüzde 9) artarak, Ekim 2021 prestijiyle 4,5 milyarı aştığına ve dünya nüfusunun yüzde 57,6’sını oluşturduğuna dikkat çekiyor.
Toplumsal medya kullanmasının artmasıyla bir arada ise gündelik tecrübelerimizin ve toplumsal hususların değişime uğraması kaçınılmaz olurken bu bahislerin başında estetik operasyonlar geliyor.
Bahse dair açıklama yapan Etiler Esthetique Merkezi ve Özel Etiler Hastanesi Medikal Yöneticisi Prof. Dr. Alper Çelik, “Sosyal medyanın gündelik hayatımızdaki yeri yadsınamaz bir gerçek. Bu yüzden toplumsal medya estetik algıların belirlenmesinde de hayli kıymetli bir rol oynuyor. Toplumsal medyanın yalnızca bu kalıpları etkilediğini ya da yıktığını değil, hem de kendi trendlerini yarattığını da düşünüyoruz” dedi.
Etiler Esthetique Merkezi ve Özel Etiler Hastanesi Medikal Yöneticisi Prof. Dr. Alper Çelik
“KADINLARIN YÜZDE 90’I TOPLUMSAL MEDYA PAYLAŞIMLARINDA FİLTRE KULLANIYOR”
Londra Üniversitesi Toplumsal Cinsiyet ve Cinsellik Araştırma Merkezi’nin deklare ettiğı datalara göre, bayanların yüzde 90’ının toplumsal medyada paylaştığı fotoğraflarda filtre kullandığını belirten Prof. Dr. Alper Çelik, “Sosyal medya mecraları insanların hoşluk ve estetik algılarını külliyen dönüştüren, etkileyen ve hem de insanların kendilerini görsel manada söz etmelerine de imkan tanıyan bir alan. Bu yüzden estetik yaptırmayan kullanıcıların birçoğu olmak istedikleri biçimde görünmek için filtreleri kullanıyor.
Toplumsal medya bu manada insanların kendilerini tezahür etme biçimini dönüştürse de, değişime cesaretlendirmesi de olumlu tesirleri içinde sayılabilir. Hatta hastalarımızın bir kısmı da bu tecrübeye ortak olup toplumsal medya trendlerinden etkilenerek kliniğimizi ziyarete gelebiliyor” sözlerini kullandı.
“ESTETİK OPERASYONLAR daha sonraSI BEŞERLER DAHA ÖZGÜVENLİ OLUYOR”
Toplumsal medya ve estetik cerrahinin birbirini etkileyerek büyüyen iki alan olduğunu aktaran Prof. Dr. Alper Çelik, “Sosyal medyada yer alan ve milyonların takip ettiği “influencer” ve “trendsetter” üzere kullanıcılar filtreler yardımıyla çatlak, iz, çil güneş lekesi üzere ögelerden arınmış porselen üzere bir cilt ve şık çizgilerle karşımıza çıkıyor. Lakin telefon ekranından ayrılıp gerçek hayata adım attığınız an, bu filtrelerin büyüsü de doğal olarak kayboluyor.
İnsanların kliniğimize emsal fizikî özelliklere kavuşmak için başvurması ise bu gerçeği doğruluyor. Ama beşerler bu süreçlerden daha sonra aynaya baktığında keyifli oluyor, kendini özgüvenle söz edebiliyor ve ruh sıhhatini güçlendiriyor. Plastik cerrahi tam da bu yüzden insanların her şeydilk evvel kendi ve öbür beşerler nezdinde görsel değişimine, bu değişimin akabinde gelen manevi hazza imkan tanıyan bir tıp dalı” dedi.
“2022’DE BURUN ESTETİĞİ REVAÇTA OLMAYA DEVAM EDECEK”
Toplumsal medya filtrelerinde de sıkça kullanılan burun estetiğinin son vakit içinderın estetik operasyonlarında en çok talep goren süreç olduğunu kaydeden Alper Çelik, 2022’nin estetik trendlerini şu sözlerle paylaştı: “İnsanın en hayli dikkat edilen kısmı yüzüdür. ötürüsıyla yıllardır aslına bakarsan revaçta olan burun estetiğinin 2022’de de trend olacağını öngörüyoruz.
Kapanma süreçlerini geride bırakmış olsak da değişen beslenme ve fizikî aktivite rutinimizden dolayı oluşan fazla yağlanma ve doku deformasyonları sebebiyle liposuction süreçlerine isteğin artarak devam edeceğini düşünüyoruz. Hastane yatış mühletini azaltan minimal invaziv tekniklerin ve tanınan süreçlerin minimal invaziv adaptasyonlarının da 2022’de giderek yaygınlaşmasını bekliyoruz.”
“ESTETİK OPERASYONLARIN ARKASINDA BİLİMSEL GERÇEKLER VAR”
Estetik operasyonların gerisinde aslında bilimsel bir gerçek yattığını ve hastaların psikolojilerinde dolaylı olarak tesir ettiğini aktaran Alper Çelik, kelamlarına şöyle devam etti: “Sosyal medya estetik operasyonlarda artış yaşanmasına ve birçok kişinin misal süreçleri tercih etmesine niye olsa da hastalarımızın farklı hassasiyetleri de bulunabiliyor.
Etiler Esthetique olarak bu noktada hastalarımızın beklentilerini, fizikî özelliklerini, sürecin sonuçlarını en yeni teknik ve etik yaklaşımlar ışığında harmanlayarak onlara en uygun halleri sunmaya çaba ediyoruz. Hastalarımızın değişimi kabullenme sürecinde motivasyon kaynağı her ne olursa olsun, onlara yüksek memnuniyet yaşatmak için en yeni ve aktif tekniklerle 2022’de de hizmet etmeye devam edeceğiz.”
Araştırmalar toplumsal medya kullanıcılarının son 12 ayda 400 milyondan fazla (yüzde 9) artarak, Ekim 2021 prestijiyle 4,5 milyarı aştığına ve dünya nüfusunun yüzde 57,6’sını oluşturduğuna dikkat çekiyor.
Toplumsal medya kullanmasının artmasıyla bir arada ise gündelik tecrübelerimizin ve toplumsal hususların değişime uğraması kaçınılmaz olurken bu bahislerin başında estetik operasyonlar geliyor.
Bahse dair açıklama yapan Etiler Esthetique Merkezi ve Özel Etiler Hastanesi Medikal Yöneticisi Prof. Dr. Alper Çelik, “Sosyal medyanın gündelik hayatımızdaki yeri yadsınamaz bir gerçek. Bu yüzden toplumsal medya estetik algıların belirlenmesinde de hayli kıymetli bir rol oynuyor. Toplumsal medyanın yalnızca bu kalıpları etkilediğini ya da yıktığını değil, hem de kendi trendlerini yarattığını da düşünüyoruz” dedi.
Etiler Esthetique Merkezi ve Özel Etiler Hastanesi Medikal Yöneticisi Prof. Dr. Alper Çelik
“KADINLARIN YÜZDE 90’I TOPLUMSAL MEDYA PAYLAŞIMLARINDA FİLTRE KULLANIYOR”
Londra Üniversitesi Toplumsal Cinsiyet ve Cinsellik Araştırma Merkezi’nin deklare ettiğı datalara göre, bayanların yüzde 90’ının toplumsal medyada paylaştığı fotoğraflarda filtre kullandığını belirten Prof. Dr. Alper Çelik, “Sosyal medya mecraları insanların hoşluk ve estetik algılarını külliyen dönüştüren, etkileyen ve hem de insanların kendilerini görsel manada söz etmelerine de imkan tanıyan bir alan. Bu yüzden estetik yaptırmayan kullanıcıların birçoğu olmak istedikleri biçimde görünmek için filtreleri kullanıyor.
Toplumsal medya bu manada insanların kendilerini tezahür etme biçimini dönüştürse de, değişime cesaretlendirmesi de olumlu tesirleri içinde sayılabilir. Hatta hastalarımızın bir kısmı da bu tecrübeye ortak olup toplumsal medya trendlerinden etkilenerek kliniğimizi ziyarete gelebiliyor” sözlerini kullandı.
“ESTETİK OPERASYONLAR daha sonraSI BEŞERLER DAHA ÖZGÜVENLİ OLUYOR”
Toplumsal medya ve estetik cerrahinin birbirini etkileyerek büyüyen iki alan olduğunu aktaran Prof. Dr. Alper Çelik, “Sosyal medyada yer alan ve milyonların takip ettiği “influencer” ve “trendsetter” üzere kullanıcılar filtreler yardımıyla çatlak, iz, çil güneş lekesi üzere ögelerden arınmış porselen üzere bir cilt ve şık çizgilerle karşımıza çıkıyor. Lakin telefon ekranından ayrılıp gerçek hayata adım attığınız an, bu filtrelerin büyüsü de doğal olarak kayboluyor.
İnsanların kliniğimize emsal fizikî özelliklere kavuşmak için başvurması ise bu gerçeği doğruluyor. Ama beşerler bu süreçlerden daha sonra aynaya baktığında keyifli oluyor, kendini özgüvenle söz edebiliyor ve ruh sıhhatini güçlendiriyor. Plastik cerrahi tam da bu yüzden insanların her şeydilk evvel kendi ve öbür beşerler nezdinde görsel değişimine, bu değişimin akabinde gelen manevi hazza imkan tanıyan bir tıp dalı” dedi.
“2022’DE BURUN ESTETİĞİ REVAÇTA OLMAYA DEVAM EDECEK”
Toplumsal medya filtrelerinde de sıkça kullanılan burun estetiğinin son vakit içinderın estetik operasyonlarında en çok talep goren süreç olduğunu kaydeden Alper Çelik, 2022’nin estetik trendlerini şu sözlerle paylaştı: “İnsanın en hayli dikkat edilen kısmı yüzüdür. ötürüsıyla yıllardır aslına bakarsan revaçta olan burun estetiğinin 2022’de de trend olacağını öngörüyoruz.
Kapanma süreçlerini geride bırakmış olsak da değişen beslenme ve fizikî aktivite rutinimizden dolayı oluşan fazla yağlanma ve doku deformasyonları sebebiyle liposuction süreçlerine isteğin artarak devam edeceğini düşünüyoruz. Hastane yatış mühletini azaltan minimal invaziv tekniklerin ve tanınan süreçlerin minimal invaziv adaptasyonlarının da 2022’de giderek yaygınlaşmasını bekliyoruz.”
“ESTETİK OPERASYONLARIN ARKASINDA BİLİMSEL GERÇEKLER VAR”
Estetik operasyonların gerisinde aslında bilimsel bir gerçek yattığını ve hastaların psikolojilerinde dolaylı olarak tesir ettiğini aktaran Alper Çelik, kelamlarına şöyle devam etti: “Sosyal medya estetik operasyonlarda artış yaşanmasına ve birçok kişinin misal süreçleri tercih etmesine niye olsa da hastalarımızın farklı hassasiyetleri de bulunabiliyor.
Etiler Esthetique olarak bu noktada hastalarımızın beklentilerini, fizikî özelliklerini, sürecin sonuçlarını en yeni teknik ve etik yaklaşımlar ışığında harmanlayarak onlara en uygun halleri sunmaya çaba ediyoruz. Hastalarımızın değişimi kabullenme sürecinde motivasyon kaynağı her ne olursa olsun, onlara yüksek memnuniyet yaşatmak için en yeni ve aktif tekniklerle 2022’de de hizmet etmeye devam edeceğiz.”